Sigorta Hukuku

Sorumluluk Sigortalarında Hukuki Koruma ve Zamanaşımı

Sorumluluk sigortalarında hukuki koruma TTK madde 1474’teki düzenlemeye göre sigortalı aleyhine bir talep yapıldığında bu talebe ilişkin makul giderlerin sigortalı tarafından karşılanması gerekir. 1474. maddede getirilen bu düzenlemenin amacı, ödenecek ya da ödenmesi muhtemel tazminatın engellenmesi ya da en azından azaltılması olduğu belirtilmektedir.

Yine aynı düzenlemeye göre sigortacı bu kapsamda eğer sigortalı talep ederse sigortalıya avans da vermek zorundadır. Madde 1474’teki bu düzenlemenin zarar sigortalarında zararı azaltma ve önleme yükümlülüğünün sorumluluk sigortalarındaki yansıması olduğu söylenebilir. Ancak sorumluluk sigortalarında tazminatın azaltılması ya da önlenmesi için yapılacak masraflar büyük meblağlara ulaşabilir. O yüzden burada diğer zarar sigortalarından farklı olarak sigortacının masrafları karşılama yükümlülüğü sigorta bedeli ile sınırlanmıştır.

Yani bir sigortacı ancak sigorta bedeli kadar masrafı ödemekle mükelleftir. Bunu aşan bir ödeme yükümlülüğünün getirilmesi için ayrıca bir düzenlemenin yapılması gerekir.

Sorumluluk Sigortasında Sigortalının Bildirim Yükümlülükleri

Sorumluluk sigortaları ile ilgili düzenlemelerde sigortalıya iki bildirim yükümlülüğü getirilmiştir:

Sigortalının sorumluluğunu gerektirecek olayları bildirme yükümlülüğü

Sigortalı bu durumu 10 gün içinde sigortacıya bildirmelidir. (Risk ağırlaşmalarının ihbar yükümlülüğüne benzer.)

Sigortalının bildirim yükümlülüğü

Kendisine yöneltilen talepleri aksi kararlaştırılmamışsa sigortacıya derhal bildirilmesini gerektirir.

Örneğin, kasko sigortası var. Sigortalı kaza yaptı. Kazanın bildirilmesi sorumluluğuna yol açacak bir olayın bildirilmesidir ve birinci yükümlülüğe girer. Bu kaza nedeniyle diğer taraf dava açtı ve dava dilekçesi adama tebliğ edildiğinde bunu bildirmesi kendisine karşı yapılan talebin bildirilmesine girer.

Sorumluluk sigortalarında sigortacının sigorta tazminatını ödeme borcunun muacceliyeti sigortalının ikinci bildirimi, yani kendisine yapılan talebi sigortacıya bildirmiş olmasına bağlanmıştır. Dolayısıyla sigorta tazminatının muacceliyetini sağlamak için ilk bildirimin yapılmış olması yeterli olmaz, ikinci bildirimin de ayrıca yapılması gerekir.

Bildirim Yükümlülüklerinin İhlali

İhlal halinde riskin gerçekleştiğini ihbar yükümlülüğünün düzenlendiği 1446.madde kıyasen uygulanacaktır. Bu demektir ki, bu ihbar yükümlülüklerin hiç yapılmamış veya geç yapılmış olması tazminat miktarının artmasına neden olmuşsa sigortalının bu ihlaldeki kusurunun derecesine göre tazminattan indirim yapılır. Tabii, sigortacı zaten sorumluluğunu biliyorsa herhangi bir yaptırım uygulanmaz.

Sorumluluk Sigortasında Sigorta Tazminatını Ödeme Borcunun Muacceliyeti (md.1475/2)

Zarar görenin sigortacıdan doğrudan talepte bulunması ya da sigortalının kendisine yapılan tazminat talebinin sigortacıya bildirmesi üzerine 1427.md. uygulanır. Burada sigorta tazminatının muacceliyeti düzenlenmiştir. Sorumluluk sigortalarındaki fark, 45 günlük sürenin başlangıcındaki ihbar türünün farklı olmasıdır.

Normalde zarar sigortalarında 45 günlük sürenin başlangıcı en geç riskin gerçekleştiğini ihbar tarihine göre belirlenir. Oysa 1475.maddeye göre sorumluluk sigortalarında ise 45 günlük sürenin başlangıç anı ya zarar gören kişinin sigortacıya yaptığı talep tarihi ya da sigortalının kendisine yöneltilen tazminat talebini sigortacıya bildirdiği tarih esas alınarak hesaplanır. Burada sigorta tazminatının muacceliyeti düzenlenmiştir.

Sorumluluk sigortalarındaki fark, 45 günlük sürenin başlangıcındaki ihbar türünün farklı olmasıdır.

Sorumluluk Sigortasında Sigorta Tazminatını Ödeme Borcunun Muacceliyeti (md.1475/2)

Sorumluluk Sigortasında Sigortacının Sigortalısını Savunma Yükümlülüğü

TTK madde 1476’ya göre, sigortacı kendisine bir talepte bulunduğunda birinci seçeneği, sigortalının savunmasını üstlenmesidir.

Üçüncü kişinin sigortalı aleyhine başlattığı uyuşmazlık, çözüm prosedüründe sigortalının savunmasını üstlenebilir. İkinci seçeneği ise, sigortalı aleyhine hükmedilen tazminatı sigortacının ödemesidir.

Sigortacı sigortalının savunmasını üstlenirse, masraflar kendisine ait olmak üzere ancak sigortalı adına gerekli hukuki işlemlerin yapılması, kararların alınması ve savunmanın yapılması yetkisi sigortacıda olur. Bu noktada sigortalı kendisinden talep edilen yardımları yapmak zorunda olsa bile, buna karşılık sigortacının da sigortalının savunmasını üstlendiği için sigorta ettirenin hak ve menfaatlerini gözetmek zorundadır.

Sigortacı savunmayı üstlenip üstlenmeyeceğini sigortalının kendisine yaptırdığı bildirimden itibaren 5 gün içinde bildirmek zorundadır.

Sigortacı ikinci durumda 5 günlük süre içinde ya savunmayı üstlenmeyeceğini bildirebilir yahut sessiz kalabilir. Böyle bir durumda sigortacı sadece sigortalı aleyhine açılan davada bir tazminat kararı çıkarsa onu öder, başka bir şeye karışmaz. Bu durumda dava sigortalı tarafından yürütülür. Ancak bu halde bile, yani davanın sigortalı tarafından yürütüldüğü halde bile, sigortalı yapacağı sulh anlaşmaları için sigortacının onayını almak zorundadır. Bunun sebebi halefiyet hakkının zedelenmemesidir.

Sigortalı sulh anlaşması yapar, bunu da sigortacıya bildirir fakat sigortacı 15 gün içinde onay vermezse bu anlaşma sigortacıya karşı hüküm ifade etmez. Aynı zamanda sigortacının da yapılan sulh anlaşmalarına haklı bir nedeni olmadıkça onay vermemesi de yasaktır.

Sorumluluk Sigortasında Zarar Gören Üçüncü Kişinin Doğrudan Sigortacıya Dava Açma Hakkı

Normalde böyle bir şey mümkün değilken sigorta sözleşmelerinin sosyal yönü sebebiyle mümkün olabilmektedir. Keza bugün yapılması kanunla zorunlu hale getirilmiş pek çok sorumluluk sigortası vardır.

Devlet bu sigortaları zorunlu yaparak ortaya çıkan zararı sigorta vasıtasıyla ödenmesini sağlar. Bu durumun pek çok yararı vardır:

  • Böylece devlet kendi üzerindeki mali yükünü hafifletir. Aksi takdirde kendi sosyal güvenlik kurumları vasıtasıyla tazmin edecektir.
  • Zarar gören mağdurların hemen tazminata kavuşması sağlanır.
  • Haksız fiil sorumlusu sigortalıların sigorta olmasaydı ödeyecekleri tazminatlarla mali çöküntü yaşamasının önüne geçilir.
  • Netice itibariyle bu sigortalar zorunlu hale getirilerek sigortacılar için gelir kaynağı oluşturur ve ekonomik hayatı dengeler.

Bu kapsamda zarar gören kişi uğradığı zararın ancak sigorta bedelinin miktarı kadar olan kısmını sigorta sözleşmesinin tabi olduğu zamanaşımı süresi içinde doğrudan sigortacıya karşı açacağı bir dava ile isteyebilir.

Yalnız üçüncü kişinin bu hakkı sorumluluk sigortasını asla başkası lehine sigorta haline getirmez. Burada korunan hala sigortalının malvarlığının pasifinin azalmamasıdır, hala sigortalının menfaati korunur.

Tabii ki sorumluluk sigortası başka şekilde başkasının lehine sigorta olarak yapılabilir. Sigortacı sigorta sözleşmesinden doğan alacaklarını zarar gören 3.kişiye ödeyeceği sigorta tazminatıyla takas edemez. Zira bu iki alacak arasında mütekabiliyet yoktur. Bu, istisna olarak madde 1431’de düzenlenmiştir.

Sorumluluk Sigortasında Halefiyet

Sorunluluk sigortalarında sigortacı, zararın sebebi ve miktarını tespit edebilmek için zarar gören üçüncü kişiden bilgi ve belge isteyebilir. Zarar gören üçüncü kişinin böyle bir yükümlülüğü vardır.

Diğer zarar sigortalarında bu kural olarak sigorta ettirenin yükümlülüğüdür. Sorumluluk sigortalarında bu zarar gören üçüncü kişiye yükletilir. Zarar gören üçüncü kişi sağlayabileceği bütün bilgi ve belgeyi sigortacıya vermek zorundadır. Bunu ihlal ederse, sigortacı bu yükümlülük yerine getirilmiş olsaydı ne kadar ödeyecektiyse sadece o kadarını ödeyerek borcundan kurtulur. Bunun kullanılabilmesi için, bilgi belge tesliminin talebinin yazılı olarak zarar görene yöneltilmiş olması gereklidir.

Sorumluluk sigortasında sigortacının halefiyet hakkı vardır ancak işleyişi biraz farklıdır. Keza burada da sigortacı sigorta tazminatını ödedikten sonra kendi sigortalısının yerine geçer, yani ona halef olur ve sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı başkasına karşı bir dava hakkı varsa bu hak sigortacıya intikal eder.

Sorumluluk Sigortasında Halefiyet

Yine burada sorumluluk sigortalarında da sigortacı ödediği tazminatı ispatlayarak zarardan sorumlu bu kişilere karşı açılmış bir dava veya başlatılan bir takip varsa mahkemenin ya da karşı tarafın iznini almadan bu dava veya takibe kaldığı yerden devam edebilir. Yine zarar sigortalarında halefiyet bütün özellikleri burada da geçerlidir.

Sigorta ettirenin ve zarar gören üçüncü kişinin (farklı olan husus burası), sigortacıyı halefiyet hakkını kullanmaktan engelleyen davranışlardan kaçınması gerekir aksi halde sigortacıya karşı sorumlu olurlar.

Sigorta hukukunun ilkelerinden birisi de sigortacının doğrudan kendi sigortalısının halefiyet hakkına rücu edememesidir.

Sorumluluk sigortasındaki halefiyet şekli de bunu yansıtır. Normal olarak sigortacı halefiyet hakkına dayanarak kendi sigortalısına rücu edemez, sözleşmenin tabiatına aykırıdır. Dolayısıyla sorumluluk sigortaları açısından sigortacının tazminatı üçüncü kişiye ödüyor olması ve haksız fiil sorumlusunun da kendi sigortalısı olması bu kuralı değiştirmez. Sorumluluk sigortalarında sigortacının tazminatı zarar gören üçüncü kişiye ödüyor olması ve zarar verenin yani haksız fiil sorumlusunun kendi sigortalısı olması, sigortacının kendi sigortalısına halefiyet hakkı kapsamında rücu edebilmesini sağlamaz.

Sorumluluk Sigortasında Zamanaşımı

Sorumluluk sigortalarında tazminat taleplerine ilişkin zamanaşımı süresi, sigorta konusu olayın meydana gelmesinden itibaren 10 yıldır.

Zorunlu sorumluluk sigortaları ile ilgili düzenlemeler Yeni kanunla getirilmiş değişikliktir. TTK’da zorunlu sigortalar ile ilgili özel düzenlemelerdir:

  1. Sigortacıların zorunlu sigortaları yapma mecburiyeti ve yükümlülükleri 1483’deki hükme göre sigortacılar, faaliyette bulundukları dalların kapsamında kalan zorunlu sigortaları yapmaktan kaçınamazlar.
  2. Zarar gören üçüncü kişiye karşı sigortacının ifa yükümlülüğü Buna göre md.1484’te düzenlenmiş olup, sigortacı kendi sigortalısına karşı ifa yükümlülüğünden, yani kural olarak sigorta tazminatını ödeme borcundan, tamamen veya kısmen kurtulmuş olsa bile zarar gören üçüncü kişiye karşı ifa yükümlülüğü zorunlu sigorta limitlerine kadar devam eder.

Burada bahsedilen, zorunlu sorumluluk sigortalara özgü basit rücu hakkıdır, sigortacının hukuki kaynağını teşkil eder. Bazı durumlarda kanun ya da sigorta sözleşmesindeki hükümler nedeniyle sigortacı sigorta tazminatını ödeme borcundan kurtulur. Ancak zorunlu sigortalarda zarar gören mağdurun en kısa zamanda ve mümkün olan her şart altında tazminata kavuşmasını sağlama amacı nedeniyle sigortacı yine de üçüncü kişiye tazminat ödemek zorunda kalır. Normal şartlar altında sigortalısına tazminat ödeme borcu yoktur. Zorunlu sigortaların bir özelliğidir bu.

Örneğin; Trafik sigortasında ehliyetsiz araç kullanımı nedeniyle meydana gelen kazalar teminat dışındadır. Teminat dışı olduğu için sigortacının tazminat ödeme borcu kalkar. Fakat yine 1484’teki düzenleme nedeniyle sigortacı bu halde dahi zarar gören üçüncü kişiye tazminat ödemek zorunda kalır. Dolayısıyla böyle bir durumda sigortacı, (halefiyet değil basit rücu), basit rücu hakkına dayanarak kendi sigortalısına müracaat edebilir. Yani zarar gören üçüncü kişiye ödediği bedeli bu durumda kendi sigortalısından alır. Sigortacı, halefiyete bağlı rücuunda sigortalısına müracaat edemez ancak basit rücu da edebilir.

  1. TTK1484/2’de düzenlenmiştir. Zorunlu sigorta sözleşmesi, sigorta ettirene karşı sona ermiş olsa bile zarar gören üçüncü kişiye karşı sigorta sözleşmesinin sona erdiği ya da ereceğini yetkili merciye bildirmesinden 1 ay sonra sona erer.
  2. Zarar, sosyal güvenlik kurumları tarafından karşılandığı ölçüde sigortacının zarar görene karşı sorumluluğu sona erer. Ancak muhtemelen zararı ödeyen sosyal güvelik kurumu sigortacıya rücu edebilir.

Sigorta hukukuna ilişkin dava ve işlemlerin takibinin vekil aracılığıyla yürütülmesi hak kaybının engellenmesi için oldukça önemlidir. Ekin Hukuk Bürosu olarak sigorta hukuku alanında uzman avukat kadromuzla dava ve işlemlerinizi takip edebilmemiz için bizimle iletişim kurabilirsiniz.

Av. Ahmet EKİN & Şevval Asude DOĞAN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu