Kara Taşıma Hukuku

Taşıma Hukukunda Taşıyıcının Sorumluluğu

Taşıma hukukunda taşıyıcının sorumluluğu, taşıma akdinin taşıyıcı açısından temel borcu olan, eşyayı bir yerden bir yere götürme ve onunla birleşik olan onu koruma borcunun ihlali neticesinde doğmaktadır. Bu sorumluluk zıya ve hasar sorumluluğu olarak adlandırılmaktadır.

Taşıma hukukunun ana konularından birisi, borcun ihlali neticesi orataya çıkan taşıyıcının sorumluluğudur.

Eşyanın taşınmak üzere taşıyıcıya teslim edilmesi, taşıyıcının bu yükümlülüklerin altında girdiği andır.

Zıya ve Hasar Sorumluluğu Ne Demek?

Taşıma hukukunda zıya, taşıyıcının taşınmak üzere kendisine verilen eşyayı hak sahibi olan gönderilene teslim edemeyecek bir durumda olmasını ifade eder.

Zıya hali genel itibariyle, bir şeyden istifade imkanın ortadan kalkması manasına geldiği için, eşyanın çalınması, gaspı, yanması gibi sebeplerle tamamen yok olması veya kırılması, bozulması, donması, paslanması gibi iktisadi yönden değerini sıfırlayan bir hasarın ortaya çıkması halinde de olabilir.

Eşyaya yetkili makamlarca el konulması ve gönderilenden başkasına teslim edilmesi durumlarında da zıya halinin oluştuğunu kabul etmek gereklidir.

Tam Zıya Ne Demek?

Taşıyıcının ambalajı da dahil olmak üzere taşınan eşyayı telsim edemediği, yani gönderilene hiçbir teslimin olmaması durumunda tam zıya halinin varlığından söz edilmektedir.

Taşıma konusu eşyalar kaybolmuş, fakat nerde olduğu bilindiği durumlarda da, eşyanın tam zıyaa uğradığı kabul edilmektedir.

Kısmi Zıya Ne Demek?

Zıya eşyanın bütününde oluşabileceği gibi, sadece bir kısmında da ortaya çıkabilir.

Kısmi zıya denildiği zaman, taşıyıcının kararlaştırılan teslim yeri ve belli kişiye taşımakta olduğu eşyayı, miktar, hacim veya ağırlıkça eksik teslim etmesi anlaşılmalıdır.

Bir nevi borcunun konusu oluşturmayıp, ferden tayin edilmiş veya niteliği gereği bölünmesi imkansız olan eşyalarda ortaya çıkan zarar kısmi zıya değil, tam zıyadır.

Hasar Ne Demek?

Eşyanın teslim alındığı biçim, miktar ve durumda teslim edilmemesi söz konusuysa hasarın varlığından bahsedilir. Taşınan eşyada oluşan ve iktisadi değerinin düşmesine neden olan her türlü maddi kötüleşme, bunun içine girmektedir.

Taşıma esnasında taşınan eşyanın piyasa koşulları içerisindeki rayiç değerinin düşmesi ve fakat eşyada maddi bir kötüleşmenin olmaması şeklinde ortaya çıkan zarar, bir hasar olarak nitelendirilemeyecektir.

Hasar, taşınan eşyanın gerek iç gerekse dışında fiziksel bozulma sonucu, değerinin düşmesi olarak özetlenebilir.

Taşınan eşyanın tamamında hasar meydana gelebileceği gibi, eşyanın sadece belli bir miktarı üzerinde hasarın oluşması da mümkündür.

Eşyaya Özen Borcunun İhlali

Eşyanın taşıma süresince taşıyıcının bakım ve muhafazası altında bulunması, taşıma sözleşmesinin esaslı unsurudur. Taşıyıcı, taşıma esnasında eşyaya özen göstermekle yükümlüdür.

Bu yükümlülük sonucu taşıyıcı, taşıma süresi sırasında hakimiyeti altına girmiş olan eşyaya gerekli özeni göstermez, eşya zıya veya hasara uğrarsa, TTK m. 875’e göre, taşıma esnasında eşyaya gerekli özeni gösterme borcunu yerine getirmemiş sayılır.

Eşyaya zilyet olmak, taşıyıcının sorumluluğunun başlamasına esastır.  Bunun istisnası ise, taşıyıcı ile gönderenin taşıyıcının sorumluluğunun eşyanın tesliminden önce, sözleşmenin yapılması ile başlayacağını kararlaştırmalarıdır. Taşıyıcının eşyaya özen gösterme borcu taşımanın tamamlanmasına kadar devam eder.

Zarar ile fiil arasında mantıki bir illiyet bağı bulunmadığı halde, bu zararın tazmininin de istenememesi söz konusu olur. Uygun bir illiyet bağının var olabilmesi için eylemin sonucu doğurmaya elverişli olması gerekir.

Eşyaya Özen Borcunun İhlali

Gecikme Sorumluluğu Ne Demek?

Gecikme sorumluluğu taşıma süresi ile ilgilidir. Taşıyıcının hangi süre dahilinde taşımayı gerçekleştirmesi gerektiği Türk Ticaret Kanunu’nun 873. maddesine göre belirlenir.

Türk Ticaret Kanunu’nun 873. maddesine göre, “Taşıyıcı, eşyayı, kararlaştırılan sürede, bir süre kararlaştırılmamışsa şartlar dikkate alındığında özenli bir taşıyıcıya tanınabilecek makul bir süre içinde, teslim etmekle yükümlüdür.”

Taşıma sözleşmesi taraflarınca bir sürenin kararlaştırılmadığı hallerde, taşıma şartları göz önüne alınarak özenli bir taşıyıcıya tanınabilecek makul bir taşıma süresi hesaplanır. Hesaplamada aşadaki hususlar dikkate alınır:

  • Aracın cinsi,
  • Eşyanın miktarı,
  • Güzergahtaki nakil şartları,
  • İzin verilen sürüş şartları.

Türk Ticaret Kanunu m. 875’e göre, “Gecikme hâlinde herhangi bir zarar oluşmasa da taşıma ücreti gecikme süresi ile orantılı olarak indirilir; meğerki, taşıyıcı her türlü özeni gösterdiğini ispat etmiş olsun.”

Söz konusu maddeden de anlaşılacağı üzere, gecikmenin meydana geldiği durumlarda taşıma ücreti gecikme süresi ile orantılı olarak inidirilebilmektedir.

Zıya Karinesi Nedir?

Zıya karinesi, taşıma sözleşmelerinde taşıyıcının yükü taşıma süresi içinde teslim edememesi durumunda, yükün kaybolduğu veya zayi olduğu varsayımıdır. Bu varsayım, taşıyıcının kusursuz sorumluluğunu doğurur.

Zıya karinesinin süresi, taşıma türüne ve sözleşmeye göre değişir. Örneğin, TTK’ya göre yurt içi taşımalarda yirmi gün, sınır ötesi taşımalarda otuz gün, CMR’ye göre ise teslim süresinden otuz gün veya teslim alınmasından altmış gün sonra zıya karinesi geçerli olur.

Zıya karinesinin devreye girmesi, hak sahibinin tazminat talep etmesine olanak sağlar. Ayrıca hak sahibi, eşya bulunursa kendisine haber verilmesini isteyebilir

Türk Ticaret Kanunu’nun 874. maddesinde zıya karinesi hüküm altına alınmıştır.

Söz konusu maddeye göre;

 “(1) Eşya, taşıma süresini izleyen yirmi gün içinde teslim edilmezse, hak sahibi ona zayi olmuş gözüyle bakabilir. Sınır ötesi taşımalarda bu süre otuz gündür.

(2) Hak sahibi, eşyanın zıyaı dolayısıyla tazminat alırsa, bunun ödenmesi sırasında, eşyanın daha sonra bulunması hâlinde, derhâl kendisine haber verilmesini isteyebilir.

(3) Hak sahibi, eşyanın bulunduğu haberini aldıktan itibaren otuz gün içinde, gerektiğinde giderler indirilmek suretiyle, tazminatı geri ödeyerek eşyanın kendisine teslimini isteyebilir. Taşıma ücretini ödeme yükümlülüğü ile tazminat hakkı saklıdır.

(4) Eşya, tazminatın ödenmesinden sonra bulunmuşsa, hak sahibi bundan haberdar edilmesini istemediği veya bulunma haberinden sonra eşyanın teslimine ilişkin istem hakkını ileri sürmediği durumlarda, taşıyıcı, eşya üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilir.”

Stj. Av. Mehmet Can CİVAN & Av. Ahmet EKİN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu