İcra ve İflas Hukuku

Hacizde İstihkak Davası Üçüncü Kişiye Ait Malların Haczedilememesi

Alacaklının tatmin edilmesi amacıyla borçlunun haczedilemeyen mal ve hakları hariç olmak üzere borcunu karşılayacak kadar olmak koşuluyla bütün malları haczedilebilir. Borçlunun malları haczedilirken aslında üçüncü bir kişiye ait mallar haczedilmişse bu durumda istihkak iddiası gündeme gelecektir. Yani haciz sırasında borçluya ait olup olmadığı şüpheli olan mallar istihkak iddia edilen mallardır. Bu malları hacizden kurtarmak için istihkak davası açılır. İstihkak konusu mal yalnızca üçüncü kişide, borçluda ya da borçlu ile beraber üçüncü kişide bulunabilir. Bu durumlarda uygulanacak hükümler farklılık arz edecektir.

Hacizli Malın Borçlunun Elinde Olması Halinde:

Borçlunun elinde bulunan bir mal haczedilirken borçlu bu malın başkasına ait olduğunu iddia ederse ya da üçüncü kişi tarafından mülkiyet veya rehin hakkı iddia edilirse icra müdürü bunu haciz tutanağına geçirmelidir. Bunun yanında malı borçlunun elindeyken haczedilen kişi de icra dairesine başvurarak istihkak iddiasını haiz tutanağına yazdırabilir. Borçlu ve 3. kişi için istihkak iddiasında bulunma süresi haczin öğrenildiği andan itibaren 7 gündür. Bu sürenin geçmesiyle birlikte istihkak iddiasında bulunma hakkı kaybedilir.

İcra dairesi, istihkak iddiasında bulunulduğunu borçlu ve alacaklıya bildirir, bir itirazları varsa 3 gün içerisinde bildirmeleri gerektiğini belirtir. Bu 3 günlük süre yazılı olarak belirtilmelidir. Süre belirtilmediyse istihkak iddiasının kabul edildiği sonucuna varılamaz.

Alacaklı ve borçlu süresi içinde itiraz etmezse istihkak iddiasını kabul etmiş sayılırlar. Bu durumda üçüncü kişinin iddiası mülkiyet ise mal üzerindeki haciz kalkar ya da iddiası rehin hakkı ise mal bu hak ile yükümlü olarak haczedilir.

İİK. Madde 96 – (Değişik: 18/2/1965-538/53 md.)

Borçlu, elinde bulunan bir malı başkasının mülkü veya rehni olarak gösterdiği yahut üçüncü bir şahıs tarafından o mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia edildiği takdirde, icra dairesi bunu haciz ve icra tutanaklarına geçirir ve keyfiyeti iki tarafa bildirir.

İcra dairesi aynı zamanda istihkak iddiasına karşı itirazları olup olmadığını bildirmek üzere alacaklı ve borçluya üç günlük mühlet verir. Sükutları halinde istihkak iddiasını kabul etmiş sayılırlar. Malın haczine muttali olan borçlu veya üçüncü şahıs, ıttıla tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunmadığı takdirde, aynı takipte bu iddiayı ileri sürmek hakkını kaybeder.

İstihkak iddiasının yapıldığı veya istihkak davasının açıldığı tarihte istihkak müddeisi ile birlikte oturan kimseler yahut bu şahısların iş ortakları, iddianın yapıldığı tarihte veya istihkak davası 97. maddenin 9 uncu fıkrası gereğince açılmışsa davanın açıldığı tarihte malın haczine ıttıla kesbetmiş sayılırlar.

İstihkak İddiasına İtiraz

Alacaklı veya borçlu, istihkak iddiasına 3 günlük süresi içerisinde itiraz ettiği takdirde icra müdürü dosyayı derhal icra mahkemesine gönderir. İlk olarak icra mahkemesi takibin ertelenip ertelenmeyeceğine karar verir. Kural olarak takibin ertelenmesine üçüncü kişiden teminat alınması karşılığında karar verilir. Teminat miktarı o anki mevcut delillerin arz ettiği niteliğe göre takdir edilir. Teminat miktarının takdirinde m. 97 hükmü dikkate alınır.

Madde 97 – (Değişik: 18/2/1965-538/54 md.)

İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikıne karar verir.

İstihkak davasının sırf satışı geri bırakmak gayesiyle kötüye kullanıldığını kabul etmek için ciddi sebepler bulunduğu takdirde icra mahkemesi takibin talikı talebini reddeder.

Takibin talikıne karar verilirse, haksız çıktığı takdirde alacaklının muhtemel zararına karşı davacıdan 36 ncı maddede gösterilen teminat alınır.

Teminatın cins ve miktarı mevcut delillerin mahiyetine göre takdir olunur…

İstihkak Davası Nasıl Açılır?

Üçüncü kişi, icra mahkemesinin takibin ertelenmesi veya devamı kararının kendisine tefhim veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde aynı icra mahkemesinde istihkak davası açar. Takibin ertelenmesi kararı istinaf edilse de bu süre tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren başlayacaktır.

Üçüncü kişi, yedi gün içinde dava açmazsa istihkak iddiasından vazgeçmiş sayılır ve artık alacaklı malın satışını isteyebilir. İddiasından vazgeçmeyen üçüncü kişi borçluya karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilecektir.

Haciz sırasında veya haczi öğrendiği andan itibaren 7 gün içinde istihkak iddiasını bildirmişse üçüncü kişi icra mahkemesinin takibin ertelenmesine veya devamına karar vermesine ve bu kararın üçüncü kişiye tefhim veya tebliğ edilmesine kadar dava açma süresi işlemez. Bu durumda icra mahkemesi kararının açıklanmasını beklemeden istihkak davası açmasında bir engel yoktur.

Üçüncü kişiye kanunda açıklanan hükümler gereğince istihkak iddiasında bulunma şansı verilmemesi halinde üçüncü kişi icra mahkemesinde haczi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde istihkak davası açabilecektir.

Hacizli malın bedeli alacaklıya verilmişse artık üçüncü kişi istihkak davası açamaz. Bu durumda sadece sebepsiz zenginleşme davası açılabilir.

İstihkak davası icra mahkemesinde açılır ancak muhafaza altına alınan mallar hakkında açılacak istihkak davaları genel mahkemelerde görülecektir. Yetkili mahkeme haczi yapan dairenin bulunduğu yer mahkemesidir. Yetki kesindir. Yetkili icra mahkemesi de icra takibinin yapılmakta olduğu ya da malın bulunduğu yerdeki icra mahkemesidir.

İstihkak davasında davalı alacaklıdır. Borçlunun davalı olarak gösterilebilmesi için borçlu, malın kendisine ait olduğunu iddia etmiş olmalıdır. Alacaklı karşı dava olarak iptal davası açma yoluna gidebilir.

İstihkak davası basit yargılama usulü ile görülür ve mutlaka duruşmalı yapılır. İstihkak davası ile alacaklıların korunması amaçlanmıştır. Bu sebeple özel ispat usulleri öngörülmüştür. Buna göre davacı üçüncü kişi, malı ne sebeple iktisap ettiğini ve malın borçlunun elinde bulunmasını gerektiren sebepleri ispat etmekle yükümlüdür.

İstihkak davası sırasında satış isteme süreleri işlemez. İstihkak davası görülürken takibin ertelenmesine karar verilmemişse ve mal paraya çevrilmişse mahkeme, satış bedelinin alacaklıya ödenmemesine karar verebilir.

İstihkak iddiası haksız ise mahkeme davanın reddine karar verir. Ret kararı ile haciz kesinleşir, alacaklı hemen malın satılmasını isteyebilir ancak ret kararına karşı kanun yoluna başvuran üçüncü kişi teminat göstererek üst dereceli mahkemeden icranın durdurulmasını isteyebilir.

Mahkeme, ret kararı ile birlikte alacaklının almakta geciktiği alacak miktarının yüzde yirmisinden az olmamak üzere üçüncü kişiden tazminat alınmasına da hükmeder.

İcra mahkemesi, üçüncü kişinin iddia ettiği hakkın mevcut olduğu kanısına varırsa istihkak davasının kabulüne hükmeder. Bunun yanında mahkeme, istihkak iddiasına kötü niyetle itirazda bulunan davalı alacaklıyı malın değerinin yüzde on beşinden az olmamak üzere davacıya tazminat ödemeye mahkûm eder.

Hacizli Malın Üçüncü Kişinin Elinde Olması Halinde:

Alacaklının borçluya ait olduğunu iddia ettiği mal, üçüncü bir kişinin elinde bulunuyorsa icra müdürü malı haczeder ancak üçüncü kişi yedieminliği kabul ederse mal muhafaza altına alınamaz.

İcra müdürü istihkak davası açması için alacaklıya tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren 7 gün süre verir. İcra müdürü süre vermeden önce de alacaklı dava açabilir. Alacaklı süresi içinde dava açmaz ise istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. Mal üzerindeki haciz kalkar. Süresi içinde dava açarsa dava basit yargılama usulüne göre görülecek, alacaklı davacı, üçüncü kişi davalı olacaktır. Borçlu bu davada taraf değildir.

Alacaklı istihkak davasını kazanırsa malın haczi gerçekleşir. Mal satılarak bedelinden alacaklının alacağı ödenir.

Alacaklı bu gibi durumlarda dava da açmayabilir. İİK. M. 89 hükümlerine göre haciz ihbarnamesi de gönderilebilir.

Hacizli Malın Borçlu İle Birlikte Üçüncü Kişinin Elinde Bulunması Halinde:

Bu durumda mal borçlunun elinde sayılır. İstihkak davası açma külfeti üçüncü kişiye düşer. Karine gereğince malın maliki borçludur ancak üçüncü kişi malın kendisine ait olduğunu ispat ile yükümlüdür.

Çalınmış Veya Kaybolmuş Şeyler:

Çalınmış ya da kaybolmuş şeyler hakkında TMK hükümlerine göre istihkak davası açılabilir.  TMK m. 989 hükmüne göre çalınmış veya kaybolmuş mal icra dairesince borçlunun sanılarak satılmışsa malın gerçek maliki, iyi niyetli alıcıdan 5 yıl içinde malını geri isteyebilir. İcra dairesince pazarlık ve artırma yoluyla satılan malların geri istenebilmesi için iyi niyetli alıcının ödediği semenin kendisine verilmesi gerekmektedir. Para ve hamiline yazılı senetlerin iyi niyetli alıcısına karşı istihkak davası açılamayacaktır. Alıcı kötü niyetli ise her zaman istihkak davası açılabilir. (TMK m.991)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu