Kıymetli Evrak Hukuku

Kıymetli Evrak Alanında Yapılan Tasnifler Nelerdir?

Kıymetli evraklar çeşitli ölçülere göre sınıflandırılmaktadırlar.

Tasnif Kriterleri Nelerdir?

Temsil Ettiği Hakkın Türüne Göre

Kıymetli evrakları temsi ettiği hakkın türüne göre 3’e ayrabiliriz.

Alacak(Para) Senetleri

Bu senetlerde bulunan hak bir alacak hakkını temsil etmektedir. Bu senetler para borcunu temsil ettiğinden para senetleri de denmektedir. Bu senet türlerinde yalnızca alacak hakkı senede , kıymetli evraka yapışıktır. Fakat bu alacak hakkı sadece para alacağından ibaret olmayabilir.

Örn: çek, bono, poliçe, tahvil, emre yazılı havale, emre yazılı ödeme vaadi, faiz ve temettü kuponları, sigorta poliçeleri gibi kıymetli evraklar bu senet türüne girmektedir.

Emtia Senetleri

Kıymetli evrakta bu senetler, eşya hukuku anlamında bir eşyayı, ayni hak türünden bir hakkı temsil ederler. Bu haklar rehin hakkı olabileceği gibi mülkiyet hakkı da olabilir. Emtia senetlerine Türk Ticaret Kanunu m.832’de emtia senetleri yerine bu senetlere doğrudan makbuz senedi ve varant olarak yer verilmiştir. Bu senetlerin içine ilgili madde hükmündeki senetler hariç konişmento, deniz ödüncü senedi; TMK’daki ipotekli borç ve irat senetleri girmektedir.

Hisse(Pay) Senetleri

Hukukumuzda yalnızca anonim şirketler ve paylı komandit şirketler hisse senedi çıkartabilme hakkına sahiptirler. Ortaklık senetleri olarak da geçmektedir. Bir şirkete ortak olmanın sağladığı hakları içeren senetlere hisse(pay) senetleri denmektedir. Bu senetlerin içinde TTK m.486/2 kanun hükmünde yer alan Anonim Şirketlerin çıkardığı hisse(pay) senetleri ve bunların yerine çıkartılan ilmühaberler yer almaktadır.

Pay senedi bastırılması

MADDE 486/2-Paylar hamiline yazılı ise yönetim kurulu, pay bedelinin tamamının ödenmesi tarihinden itibaren üç ay içinde pay senetlerini bastırıp pay sahip

lerine dağıtır. Yönetim kurulunun hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılmasına ilişkin kararı tescil ve ilan edilir, ayrıca şirketin internet sitesine konulur. Pay senedi bastırılıncaya kadar ilmühaber çıkarılabilir. İlmühaberlere kıyas yoluyla nama yazılı pay senetlerine ilişkin hükümler uygulanır.

TTK m593/2 kanun hükmünce esas sermaye hisse(pay) senetleri Limited Şirketlerde ispat aracı şeklinde ya da nama yazılı olarak düzenlenmektedir.

Esas sermaye payının işlemlere konu olması

MADDE 593-Esas sermaye pay senetleri ispat aracı şeklinde veya nama yazılı olarak düzenlenir. Ek ödeme ve yan edim yükümlülüklerinin, ağırlaştırılmış veya bütün ortakları kapsayacak biçimde düzenlenmiş rekabet yasağının ve şirket sözleşmesinde öngörülmüş önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım haklarının, bu senetlerde açıkça belirtilmesi gereklidir.

Kooperatiflerin çıkardığı senetler ise kıymetli evrak çerçevesinde sayılmamaktadır.

Kıymetli  Evraktaki ‘Mündemiç’ Hakkın Senetten Önce Var Olup Olmamasına Göre

Kurucu(İhdasi) Kıymetli Evrak

Bir borç ilişkisinden doğan hak, kıymetli evraka bağlanmakla doğuyorsa bu hak kurucu(İhdasi) Kıymetli Evraktır. Senedin düzenlenmesi hakkın ortaya çıkması için zorunlu unsur kabul ediliyorsa hakkın oluşması için kurucu(ihdasi) kıymetli evraktan bahsedilmektedir. Kambiyo senetleri (çek, poliçe, bono vb) bunun en çok rastlanılan örneğidir.

Bildirici(İzhari) Kıymetli Evrak

Eğer bir borç ilişkisinden doğan hak kıymetli evrakın düzenlenmesine bağlı olarak ortaya çıkmıyorsa, zaten bu hak mevcut ise bunlara bildirici(İzhari) kıymetli evrak den denmektedir.  Burada kıymetli evraka bağlanan hak senetten önce doğmuştur. En yaygın örneği hisse(pay) senetleridir.

İpotekli borç ve irat senetleri de bildirici kıymetli evrak kategorisine girmektedir. Sigorta poliçelerini de kıymetli evrak niteliğinde olan poliçe grubuna dahil edersek bu poliçeler de bildirici kıymetli evrak grubuna girmektedir. Çünkü sigortacı ve sigorta ettiren arasında sigorta sözleşmesi kurulurken bu sözleşme anından hak ve borçlar meydana gelmektedir. Bu ödemenin poliçeye bağlanması poliçenin oluşumundan önce meydana geldiği için önem arz etmez.

Borç ilişkisinden doğan hak bildirici kıymetli evraktan doğan bir hak da olsa kıymetli evrak kategorisine girdiği için , hak kıymetli evraka sonradan da olsa bağlandığı için alıcı kıymetli evrak hukukundan doğan talep hakkına da sahip olacaktır.

Kıymetli Evrakın Düzenlenmesine Neden Olan Temel İlişki İle Bağlantısına Göre(İlli-Mücerret Kıymetli Evrak)

İlli Kıymetli Evrak Nedir?

Her kıymetli evrakın oluşmasının altında bir temel ilişki yatmaktadır. Kişiler aralarında gerçekleştirdikleri ilişkiden doğan borçları kıymetli evraka bağladığında oluşan kıymetli evrakta borcun sebebi, aralarında kurulan ilişki ayırt edilebiliyorsa bu tür kıymetli evraklara illi(sebebe bağlı) kıymetli evrak denmektedir. Eğer kişilerin aralarında kurduğu ilişkide yani alt ilişkide sorun olursa (aksaklık ve sakatlık gibi) bu sorun buna bağlı olan kıymetli evrakın da sakatlanmasına sebep olmaktadır.

Örn: Makbuz senedi,varant, konişmento vb. kıymetli evraklar.

Mücerret(Soyut) Kıymetli Evrak Nedir?

İlli kıymetli evraktaki durumun tersine kişilerin aralarında gerçekleştirdikleri ilişkiden   bağlandığı kıymetli evraktan borcun sebebi anlaşılmıyorsa bu kıymetli evrakların türü Mücrret(Soyut) Kıymetli evraklardır. Senetten ilişkinin anlaşılamaması bu kıymetli evrakın senetle bağlı olmadığı anlamına gelmemektedir. Sadece asıl borç ile kıymetli evrak birbirinden ayrı tutulmuştur. Kıymetli evrakın mücerret olmasının iki sonucu vardır:

  1. Borcun temelindeki ilişkide meydana gelen sakatlık otomatik olarak kıymetli evrakı sakatlamamaktadır.
  2. Senet alacaklısı ödeme talep ettiğinde kıymetli evrakın oluşmasına sebep olan borç ilişkisini ispatlamak zorunda kalmadan ödeme isteme talebinde bulunma hakkına sahiptir.
  3. Mücerret Kıymetli Evraktaki temel hak bağımsız üçüncü kişilere devredilebilir.

Devir Şekli veya Hak Sahibini Tespit Şekline Göre

Kıymetli evraklar bu açıdan nama, emre ve hamiline yazılı olmak üzere 3’e ayrılmaktadır.

Nama Yazılı Kıymetli Evrak

Belirli bir kişinin namına yazılı olup da kanunen emre yazılı sayılmayan kıymetli evraklara nama yazılı kıymetli evrak denmektedir. TTK m.654 kanun hükmü uyarınca bir senedin nama yazılı olması için 2 şartın birlikte olma zorunluluğu vardır:

  1. Belirli bir kişinin adına yazılmış olması
  2. Senedin emrine kaydını içermemesi ve kanunen de emre yazılı senetlerden sayılmaması gerekmektedir.

TTK m.654-Belli bir kişinin adına yazılı olup da onun emrine kaydını içermeyen ve kanunen de emre yazılı senetlerden sayılmayan kıymetli evrak nama yazılı senet sayılır.

Nama yazılı senetlerin devri zilyetliğin nakli ve devir beyanı ile gerçekleşmektedir.

TTK madde 681/2- Düzenleyen, poliçeye “emre yazılı değildir” ibaresini veya aynı anlamı ifade eden bir kaydı koymuşsa, poliçe ancak alacağın temliki yoluyla devrolunabilir ve bu devir alacağın temlikinin hukuki sonuçlarını doğurur.

Nama Yazılı Senetlerin Devri Nasıl Olur?

Nama yazılı senetlerin devri esas olarak alacağın temlikiyle gerçekleşmektedir ve alacağın temlikinin hukuki sonuçlarını doğurmaktadır. Bunun yanında mutlaka senedin zilyetliğinin de devralan kişiye geçmesi gerekmektedir. Yoksa mülkiyet devralana geçmemektedir. Yapılan temlik beyanı senet üzerine veya herhangi bir kağıda yazılabilmektedir. Devralan devrenin halefi olarak nitelendirildiğinden devirle birlikte sadece senetten anlaşılabilen unsurlara değil ,devir şekli sebebiyle senet borçlusu devri öğrendiği anda bütün defi ve itirazları devralan 3.kişiye karşı da ileri sürebilmektedir.

TBK m.188- Borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebilir.

TTK m.655 kanun hükmüne göre borçlunun ödemeyi kime yapması gerektiği düzenlenmiştir. Maddeye göre:

MADDE 655-

 Borçlu, ancak senedin hamili bulunan ve senette adı yazılı olan veya onun hukuki halefi olduğunu ispat eden kişilere ödemek zorundadır.

Bu husus ispat edilmediği hâlde ödemede bulunan borçlu, senedin gerçek sahibi olduğunu ispat eden bir üçüncü kişiye karşı borcundan kurtulmuş olmaz.

Eksik Nama Yazılı Senet Nedir?

Nama yazılı senette senet bedelinin ödeneceği hamil saklı tutulmuşsa bu tür kıymetli evraklara eksik nama yazılı senet denmektedir TTK m.656 kanun hükmünce düzenlenmiş olup şu şekildedir:

Eksik nama yazılı senetler MADDE 656-Nama yazılı senet içinde, senet bedelini her hamiline ödemek hakkını saklı tutmuş olan borçlu, alacaklı sıfatının ispat edilmesini aramamış olsa da hamile iyiniyetli yapacağı ödeme sonucunda borcundan kurtulmuş olur. Ancak, hamile ödemede bulunmakla yükümlü değildir. 785 inci maddenin ikinci fıkrası hükmü saklıdır.

Emre Yazılı Kıymetli Evrak Nedir?

Türk Ticaret Kanunu m.824 kanun hükmünce belirtilen emre yazılı senedin tanımında ‘Emre yazılı olan veya kanunen böyle sayılan kıymetli evrak, emre yazılı senetlerdendir.’ Denmektedir. İşbu ilgili kanun maddesi hükmünce bir emre yazılı olarak kabul edilebilmesi için

  1. Emre sözcüğünü içermesi
  2. Emre yazılı sözcüğünü içermese bile bu şekilde sayılan poliçe, bono, çek, gibi kanunen emre yazılı bir senet olması gerekmektedir. TTK m.681/2 kanun hükmünce Düzenleyen, poliçeye “emre yazılı değildir” ibaresini veya aynı anlamı ifade eden bir kaydı koymuşsa, poliçe ancak alacağın temliki yoluyla devrolunabilir ve bu devir alacağın temlikinin hukuki sonuçlarını doğurur. İşbu sebeple kanunen emre yazılı senetleri nama dönüştürebilmek için emre değil nama olduklarını açıkça belirtmek gerekir yani senede menfi emre kaydı eklenmelidir.
Emre Yazılı Senetlerin Devri Nasıl Gerçekleşmektedir?

TTK m.647-648 kanun hükümlerince belirtildiği üzere emre yazılı senetler ciro ile devredilmektedir.

TTK m.647-

Mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak kurulması amacıyla kıymetli evrakın devri için her hâlde senet üzerindeki zilyetliğin devri şarttır.

Bundan başka emre yazılı senetlerde ciroya, nama yazılı senetlerde yazılı bir devir beyanına da gerek vardır. Bu beyan kıymetli evrakın veya ayrı bir kâğıdın üzerine yazılabilir.

Kanun veya sözleşme ile başkalarının, bu arada, özellikle borçlunun da devre katılmaları zorunluluğu öngörülebilir.

TTK m.648-Bütün hâllerde ciro, poliçenin cirosuna ilişkin hükümler uyarınca yapılır

Fakat İşbu kanun hükümlerinden devrin sadece ciro yoluyla yapılabileceği şartı getirilmemiştir. Sadece ciro en yağın kullanılan devir türüdür. Emre yazılı senetlerin alacağın temliki ile de devredilebileceği TTK m.687/2 hükmünce düzenlenmiştir. Kanun hükmü gereğince cebri icra ve miras gibi yollarla üçüncü bir kişiye devri mümkündür.

Ciro alacağı devretme beyanı sayılmasına rağmen aralarında aşağıda belirtilen farklar mevcuttur:

  1. TTK m.683/1 kanun hükmüne göre ciro senede ya da alonj üzerine yapılırken, devir beyanları ise TTK m.647/2 kanun hükmü gereğince senet üzerine ya da başka bir kağıda yapılmaktadır.
  2. Emre yazılı senedin cirosu senetten doğan hakların devrini sağlarken nama yazılı senetteki devir beyanı alacağın temlikinin hukuki sonuçlarını doğurmasına yol açmaktadır.
  3. Devir beyanı herkese karşı ileri sürülebilirken ciroda temel ilişkiden doğan savunmalar herkese karşı ileri sürülememektedir.
  4. Temlik beyanı her türlü senedin devrinde kullanılırken, ciro sadece emre yazılı senetlere özgüdür.

Hamiline Yazılı Kıymetli Evrak Nedir?

TTK m.658 kanun hükmüne göre hamiline yazılı senet, Senedin metninden veya şeklinden, hamili kim ise o kişinin hak sahibi sayılacağı anlaşılan her kıymetli evrak, hamile veya hamiline yazılı senet sayıldığı belirtilmiştir.

Bu senetlerin devri sadece zilyetliğin devri yoluyla gerçekleşmektedir.

Türk Medeni Kanunu m.990 kanun hükmü uyarınca sahibinin elinde olmadan , rızası dışından çıkan hamiline yazılı senede iyiniyetle sahip olan üçüncü kişinin iktisabı geçerli sayılmaktadır. TTK m.659/3 kanun hükmü gereğince ‘Senedin, borçlunun rızası olmaksızın tedavüle çıkarıldığı yolunda bir def’i ileri sürülememektedir.’ Belirtilmiştir.

  • Bono ve çek hamiline bağlı olamaz. (TTK m.671/1,f ; m.776/1,e)
  • Makbuz senedi ve varant bedelleri tam olarak ödenmemiş hisse senetleri hamiline bağlanamaz. (TTK m.834-838)

Bu özel düzenlemeler dışında kıymetli evrakın hamiline yazılabilmesi gerekmektedir

Kamu Güvenine Layık Olup Olmamasına Göre

Kamu güvenine dayalı olan kıymetli evraklar: Bazı kıymetli evrak türlerinde senedin içeriği, senetteki hak yönünden kesin bir çizgi oluşturmakta ve iyiniyetli üçüncü kişilerin, senet içeriğinin doğru, hakkın mevcut ve senedin geçerli olduğuna senetteki mevcut olmayan unsurların kendisine karşı geçersiz sayıldığına ilişkin olarak duydukları güven hukuken korunmaktadır.

TTK m.684-778-818 kanun hükümlerince, senedin devriyle birlikte devrenin tüm haklarını değil de sadece senette yazılı hakların devredileceğini belirten hükümler, tedavül güvenliğini ve hızını arttırmaya yöneliktir

Kamu Görevine Dayalı Olmayanlar: Soyut veya illi, fakat kişisel defilerin üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilmesine olanak veren senetlerdir.

Örn: Nama yazılı poliçe veya çek soyut, nama yazılı konişmento ise illidir, fakat her ikisi de kamu güvenliği ilkesinden yararlanamaz.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Mervenur ÖZKAN

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu